Kasten Öldürmeye Teşebbüs ve Cezası

Kasten öldürmeye suçu ve cezası 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanunun 81. Maddesinde Kasten Öldürme suçunun basit şekli, aynı kanunun 82. Maddesinde de kasten öldürme suçunun nitelikli halleri hüküm altına alınmıştır.

Kasten Öldürmeye Teşebbüs Nedir?

Kasten öldürmeye teşebbüs, failin bir kişiyi öldürme kastıyla hareket etmesine rağmen, ölümün gerçekleşmemesi ile sonuçlanmasıdır. Bu durumda suç tamamlanmamış olsa da fail yine de cezalandırılır. Ceza hukukunda suça teşebbüs, işlenmesi amaçlanan bir suçun kanunda yazılı icra hareketlerine başladıktan sonra failin iradesi dışındaki sebeplerle suçun tamamlanamamasıdır. Fail, icra hareketlerine başlamış, ancak elinde olmayan nedenlerle icra hareketleri yarıda kalmış ise kasten öldürme suçuna teşebbüs edilmiş olur. Fail, icra hareketlerini tamamlamasına rağmen failin iradesi dışındaki engel bir sebepten neticenin meydana gelmemesi halinde de kasten öldürmeye teşebbüs edilmiş olacaktır.

Kasten Öldürmeye Teşebbüsün Unsurları Nelerdir?

Kasten öldürmeye teşebbüs suçunun oluşabilmesi için belirli unsurların gerçekleşmesi gerekir. Kasten öldürmeye teşebbüs suçunun maddi unsurları fail, mağdur fiil, netice, nedensellik bağı ve elverişlilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Kasten öldürmeye teşebbüs suçunun faili herkes olabilir. Suçun mağduru, hayatta olan herhangi bir insandır. Doğmamış bir çocuk (cenin) bu suçun mağduru olamaz. Öldürmeye yönelik icrai veya ihmali bir davranış olmalıdır. Failin hareketi öldürmeye elverişli olmalıdır Hareket, ölüm sonucunu doğuracak nitelikte olmalı, ancak ölüm meydana gelmemelidir. Mağdurun ölmesi durumunda suç tamamlanmış olur. Ancak mağdurun ölmemesi halinde suç teşebbüs aşamasında kalır. Failin yaptığı hareket ile mağdurun zarar görmesi arasında nedensellik bağı bulunmalıdır. Öldürme kastıyla yapılan eylem öldürmeye elverişli olmalıdır. Kasten öldürmeye teşebbüs suçu kasıtlı bir suçtur. Failin hareketi bilerek ve isteyerek yapması gerekir. Öldürme kastı olmalıdır. Fail, mağduru öldürmek amacıyla hareket etmelidir. Failin mağduru kesin olarak öldürmek istemesi doğrudan kast ve failin mağdurun ölebileceğini öngörmesine rağmen hareketlerine devam etmedi olası kast olarak karşımıza çıkmaktadır. TCK madde 35’e göre, failin elinde olmayan nedenlerle ölüm gerçekleşmezse, teşebbüs hükümleri uygulanmaktadır. Kasten öldürmeye teşebbüs suçu, failin öldürme amacıyla gerçekleştirdiği elverişli bir hareketin mağduru öldürmemesi halinde oluşmaktadır.

Detaylı Bilgi: Dipli Çınar Hukuk Bürosu

Kasten Öldürmeye Teşebbüs Suçunun Cezası

Türk Ceza Kanunu Madde 81’de ‘’ Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.’’ Şeklinde düzenlenmiştir.  Ancak suç teşebbüs aşamasında kalırsa, TCK 35. madde de düzenlenen suça teşebbüs hükümleri uygulanır ve failin cezasında belirli bir indirim yapılır. TCK 35’e göre, fail öldürme kastıyla hareket etmiş ancak ölüm gerçekleşmemişse, Failin hareketi tamamlanmış mı, tamamlanmamış mı? Hareketin gerçekleştiği aşama, mağdur üzerindeki etkisi nedir?  Kriterlerine göre mahkeme tarafından ceza belirlenecektir. Bu hususa göre fail, öldürme amacıyla fiilini tam olarak gerçekleştirmiş ancak ölüm meydana gelmemişse, verilecek ceza müebbet hapis yerine 13 yıl ile 20 yıl arasında hapis cezası olabilir. Eğer fail, öldürme amacıyla hareket etmiş ancak fiilini tamamlamadan engellenmişse, ceza 9 yıl ile 15 yıl arasında hapis cezası olarak belirlenecektir. Tasarlayarak (planlı) öldürmeye teşebbüs, Canavarca hisle veya eziyet çektirerek, Yangın, patlama, zehirleme gibi tehlikeli yöntemlerle, Üstsoy-altsoy, eş veya kardeşe karşı, Gebeye, çocuğa veya beden/zihin bakımından kendini savunamayacak birine karşı, Kamu görevlisine görevinden dolayı karşı, Bir suçun delillerini yok etmek, gizlemek veya işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla, Kan gütme saikiyle veya töre saikiyle gibi  durumlar kasten öldürmeye teşebbüs suçunun ağırlaştırılmış sebepleri olup müebbet hapis cezasını gerektirir. Failin haksız tahrik altında suç işlemesi veya mahkemedeki iyi hali cezada indirime sebep olabilir. Haksız tahrik olması durumunda cezada belirli bir indirim uygulanır. Failin pişmanlığının olması veya duruşmadaki olumlu tutuma sahip olması halinde takdiri indirim uygulanabilmektedir. Sonuç olarak kasten öldürmeye teşebbüs suçunda ceza miktarı failin hareketi tamamlayıp tamamlamadığına ve olayın ağırlığına göre değişkenlik göstermektedir. Ağırlaştırıcı nedenlerin varlığı halinde ceza da arttırım yapılmaktadır.

Kasten Öldürme Suçuna Teşebbüs Halinde Görevli Mahkeme

Kasten öldürme suçu ve kasten öldürmeye teşebbüs suçu, ağır cezalar öngörüldüğü için Ağır Ceza Mahkemesinin görev alanına girmektedir. 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ve Bölge Adliye Mahkemeleri Kanunu’nun 12. maddesi uyarınca, ‘’10 yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlara Ağır Ceza Mahkemeleri bakar’’ şeklindedir. Kasten öldürmeye teşebbüs suçunda da ceza 9 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası olabileceği için görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise, suçun işlendiği yerin Ağır Ceza Mahkemesidir. Suç hangi il veya ilçede işlendiyse, o yerin Ağır Ceza Mahkemesi yargılamayı yapmaktadır. Suçun birden fazla yerde işlenmesi durumunda zararın en yoğun yaşandığı yer mahkemesi yetkili olacaktır. Failin kaçak ya da firari olması durumunda failin yakalandığı yerde de dava açılabilmektedir.

Kasten Öldürmeye Teşebbüs Suçu Yargıtay Kararları

 YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ – KARAR NO: 2021/7725

Olay günü ayrı yaşayan ve boşanma davası devam eden, daha önce de mağduru tehdit eden sanığın, yolda yürüyen mağduru yakalayarak 4 tanesi batına ve göğüs nafiz olup pnömotoraksa, mide ve barsak yaralanmalarına, hayati tehlike geçirmesine neden olan diğerleri hafif nitelikte toplam sekiz bıçak darbesi ile öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşılan olayda;

Sanığın süregelen sorumsuzluk, darp, tehdit gibi eylemlerinin süreci başlatan ilk haksız nitelikteki hareketler olduğu, dolayısıyla ilk haksız hareketin sanıktan geldiği ve mağdurun bu eylemlere karşı olay sırasında veya öncesinde karşılıklı olarak hakaret ettiği kabul edilse bile, haksız tahrikte dengenin sanık lehine bozulmadığı nazara alınarak sanık hakkında yasal koşulları oluşmayan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 29. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığının gözetilmemesi, Sanığın mağdura yönelik nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs eylemi nedeniyle meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetildiğinde, daha vahim hallerin varlığı da düşünülerek 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nın 35. maddesi uyarınca vasati seviyelerin üzerinde ve fakat üst sınırdan bir miktar uzaklaşılarak cezalandırılması yeterli iken, üst sınıra çok yakın olacak şekilde bir cezaya hükmedilmesi, bozma nedenidir.

YARGITAY CEZA GENEL KURULU 2012/1558 ESAS VE 2013/72 KARAR 26/02/2013 TARİH

Sanığın kızı olan mağdure S.’in evli olan diğer mağdur M. ile ilişkisini onaylamadığı, bu nedenle aralarında var olan sorunların çözülmesi için tanık olarak anlatımına başvurulan diğer kızı S.’in eşi ve çocuğu ile birlikte İzmir’den Burhaniye’ye geldiği, söz konusu ilişki nedeniyle aralarında konuşurken mağdurun asabi davrandığı ve sanık olan babasına kendisine karışmamasını söyledikten sonra M.’i eve çağırdığı, saat 02.00 sıralarında M.’in de gelmesi ile tartışmanın büyüdüğü, mağdur S.in “kimse bana karışamaz, kimseden izin alacak değilim” diyerek evli olan M.ile birlikte gitmek üzere dışarı çıktığı, M.’in de mağdurenin çocuğunu kucaklayarak arkasından takip ettiği, mağdurenin davranışlarına öfkelenen sanığın arkalarından gidip kesici kısmı 6.3 cm. sap kısmı 8.5 cm uzunluğunda bir çakı bıçağı ile Sevil’i hayati bölgelerini hedef alarak, batına nafiz sol bölgede 3 cm, sol kolda 8 cm olacak, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığı, S.’in göğsüne doğru yaptığı ikinci hamlenin diğer mağdur tarafından müdahale edilmesi sonucunda koluna geldiği, eylemine devam etmek isteyen sanığın gürültü nedeniyle olay yerine gelen tanık S.tarafından yere düşürülerek engellendiği ve S.’in elinden bıçağı almak için çabalaması nedeniyle hareketlerini sürdüremediği anlaşıldığından, sanığın kastının kızı olan mağdur S.’i öldürmeye yönelik olduğu kabul edilmelidir. Bu durumda da icra hareketlerine başladıktan sonra diğer mağdur M.ve tanık S. tarafından engellenmesi nedeniyle icra hareketlerini elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaması nedeniyle hedeflenen ölüm sonucunun gerçekleşmemesine göre eylemin kasten öldürme suçuna teşebbüs olarak nitelendirilmesi gerekmektedir.

YARGITAY CEZA GENEL KURULU 2014/270 ESAS VE 2015/12 KARAR SAYILI 24/02/2015 TARİH

Katılanın mimar olan ağabeyi Y. S.in yanında çalıştığı, sanık B.’ın arsasında yapılacak inşaatın projesinde değişiklik yapmak istemesi nedeniyle olay öncesi sanık B. ile maktul arasında tartışmalar yaşandığı, olay günü de sanık Bektaş’ın maktulü arayarak hakaretlerde bulunması üzerine katılanı da yanına alan maktulün sanıkla görüşmek için sanığın işyerine geldiği, burada başlayan tartışma ve küfürleşmenin kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında sanık B.’ın tabancayla katılanı hedef alarak ateş ettiği, katılanın sakınması üzerine merminin tavanla duvarın birleştiği yere isabet ettiği, bu kez katılanın kasık bölgesine ateş ederek femoral ven yaralanmasına sebebiyet verip hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı, yere düşen katılanı bırakarak maktul Yavuz S’in göğüs, kalça ve ayak bölgelerine üç el ateş ederek öldürdüğü, akabinde işyeri kapısı önünde durup “öldü mü bu o… çocukları” diye bağırdığı olayda; katılanın aşamalardaki anlatımının dosyadaki delillerle uyumlu olması, kullanılan vasıtanın elverişliliği, hedef alınan vücut bölgeleri, yaranın niteliği, katılanın yere düşmesi üzerine onun yönünden istediği sonucu aldığını düşünen sanığın katılanın ağabeyi olan maktule de üç el ateş ederek öldürmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eyleme bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğunun kabulü gerekmektedir.

Uzman Avukatların Tavsiyesine mi İhtiyacınız Var?

Bugün Randevu Alın!
+90 (553) 158 72 12
İletişime Geç